Küresel Piyasalar Çalkantılı, Akaryakıta Zam Yolda
Eylül ayına küresel piyasalar çalkantılı bir başlangıç yaptı. Uzun vadeli tahvil getirilerindeki yükseliş, özellikle ABD ve Avrupa borsalarında hissedilir düşüşlere neden olurken, altın ise rekor seviyeye ulaşarak güvenli liman arayışını pekiştirdi. Bu ekonomik dalgalanmaların yanı sıra, Brent petrol fiyatlarındaki düşüş eğilimine rağmen Türkiye'de akaryakıt fiyatlarına yansımaları dikkat çekiyor. Sektör kaynaklarından edinilen bilgiye göre, bu gece yarısından itibaren motorinin litre fiyatına ortalama 2.05 TL zam beklenirken, benzin fiyatlarında ise şimdilik bir değişiklik öngörülmüyor.

Gıda Enflasyonu Devam Ederken Teknoloji Devlerine Hukuk Freni
Yerel piyasalarda ise gıda enflasyonu ağustos ayında da gündemdeki yerini korudu. TEPAV'ın verilerine göre aylık gıda enflasyonu %2.58 ile üç ay aradan sonra yeniden %2 seviyesinin üzerine çıktı; yıllık bazda ise farklı kuruluşların verileri %40'a yaklaşan oranlara işaret etti. Bu ekonomik gelişmeler yaşanırken teknoloji dünyasından önemli bir yargı kararı geldi. ABD'de Google'a karşı açılan "antitröst" davasında Washington DC Bölge Mahkemesi, Adalet Bakanlığı'nın Chrome internet tarayıcısının zorunlu olarak satılması talebini reddetti. Mahkeme, Google'ın rekabeti teşvik amacıyla belirli arama endeksi ve kullanıcı etkileşimi verilerini rakipleriyle paylaşmasına hükmetse de, zorunlu satış talebinin "aşırıya kaçmak" olduğunu belirtti. Bu karar, Alphabet hisselerinde borsa kapanışı sonrası %6'nın üzerinde bir değer artışına yol açtı.

TCMB'den Dijital Lira Çağrısı ve İş Hukukunda Eşitlik Vurgusu
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ise finansal teknolojiler alanındaki öncü adımlarını sürdürüyor. Banka, Dijital Türk Lirası Araştırma ve Geliştirme Projesi'nin ikinci fazına özel sektörden katılım çağrısında bulunarak, bankaları, ödeme kuruluşlarını ve teknoloji çözüm sağlayıcılarını yenilikçi projeler geliştirmeye davet etti. Bu çağrı, dijital Türk lirasının finansal teknolojiler ekosistemindeki potansiyelini artırmayı hedefliyor. Diğer yandan, 4857 Sayılı İş Kanunu kapsamında işverenlerin "eşit davranma ilkesi"ne uyma yükümlülüğü yeniden ön plana çıktı. Kanun, dil, ırk, cinsiyet, gebelik gibi sebeplerle ayrımcılığı kesinlikle yasaklarken, ayrımcılığa uğrayan işçilerin dört aya kadar ücret tutarında tazminat talep edebileceğini ve yoksun bırakıldığı haklarını işverenden isteyebileceğini belirtiyor.