Autr
2 saat önce
Küresel Ticaret Belirsizliği ve Türkiye'nin Stratejik Nükleer Enerji Hamlesi

Küresel Ticarette Tarife Belirsizliği KOBİ'leri Vurdu
Son dönemde uygulanan ve planlanan tarifeler, küresel ticarette önemli bir belirsizlik yaratırken, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeleri (KOBİ) olumsuz etkiliyor. Barselona merkezli kargo rezervasyon platformu Freightos tarafından 336 KOBİ ile yapılan bir ankete göre, katılımcıların neredeyse yarısı maliyetlerinde %20 veya daha fazla artış yaşadığını belirtirken, benzer bir oran artan masraflar nedeniyle sevkiyat hacimlerini azalttığını ifade etti. Uzmanlar, büyük şirketlerin aksine KOBİ'lerin sık tarife değişiklikleri ve kur dalgalanmalarına karşı daha savunmasız olduğunu vurguluyor. Anket sonuçları, Washington'ın politikalarının ABD'nin ticaret ortağı olarak konumunu zayıflattığını düşünenlerin oranının %60'a ulaştığını gösteriyor. Tarifelerle ilgili bu belirsizlik sadece geçici bir aksaklık olarak görülmüyor; Freightos Araştırma Başkanı Judah Levine'e göre, uluslararası tedarik ve fiyatlandırma stratejilerinde potansiyel olarak uzun vadeli yapısal değişikliklere yol açabilir. Nakliyecilerin, iş dünyası için daha ciddi zorluklara hazırlanması gerektiği belirtilirken, bu durum küresel tedarik zincirlerinin geleceğine dair endişeleri artırıyor. Bu süreçte ülkeler, ekonomik istikrarlarını sağlamak adına stratejik adımlar atmaya yöneliyor.
Türkiye'den Enerji Bağımsızlığına Yönelik Kritik Hamle
Küresel ekonomik dalgalanmaların ve enerji bağımsızlığının giderek daha fazla önem kazandığı bir dönemde Türkiye, nükleer enerjide yerlileşme hamlesini hızlandırıyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "Yerli Nükleer Reaktör Geliştirilmesi Çağrısı"nın başladığını duyurdu. Bu çağrı ile Türkiye, yapay zekadan savunmaya, kimyadan çeliğe kadar uzanan yüksek enerji ihtiyacını yerli, karbonsuz ve kesintisiz çözümlerle karşılamayı hedefliyor. Bakan Kacır, bu hamlenin Türkiye'nin enerji güvenliğini pekiştireceğini, dışa bağımlılığı azaltacağını ve net sıfır emisyon hedefine önemli katkı sağlayacağını belirtti. TENMAK ve TÜBİTAK enstitüleri ile üniversitelerin de katkısıyla Türk sanayisinin yerli üretim yetkinlikleriyle yüksek teknoloji reaktörleri ülkeye kazandırılması amaçlanıyor. Başvuruların 31 Aralık 2025 tarihine kadar süreceği bu stratejik adım, Türkiye'nin nükleer enerji teknolojilerinde kendi yolunu çizerek bağımsızlığını ve gücünü pekiştirdiğini gözler önüne seriyor.