Bütçe Ağustosta Fazla Verdi, Yıl Geneli Açıkla Seyrediyor
Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından açıklanan ağustos ayı bütçe uygulama sonuçlarına göre, Türkiye ekonomisi dinamik bir tablo çizdi. Ağustosta bütçe gelirleri geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 86,5 oranında artarak 1 trilyon 288 milyar lirayı aşarken, bütçe giderleri de yüzde 45,2'lik bir artışla 1 trilyon 191 milyar lira olarak gerçekleşti. Bu güçlü performans sayesinde ağustos ayında 96 milyar 705 milyon liralık bir bütçe fazlası kaydedildi. Ancak yılın geneline bakıldığında, ocak-ağustos döneminde merkezi yönetim bütçesi 907 milyar 635 milyon lira açık verdi. Vergi gelirleri, özellikle kurumlar vergisindeki yüzde 1333,3'lük devasa artış ve gelir vergisindeki yüzde 80,7'lik yükselişle toplam tahsilatta yüzde 99,5'lik bir artış göstererek 1 trilyon 150 milyar lirayı geçti. Öte yandan faiz giderlerindeki yüzde 85,2'lik artış ise dikkat çeken unsurlar arasında yer aldı.

Orta Vadeli Program'la Mali Disiplin ve Sürdürülebilir Büyüme Vurgusu
Hükümet, ekonominin geleceğine yönelik yol haritasını 2026-2028 dönemini kapsayan Orta Vadeli Program (OVP) ile belirledi. Cumhurbaşkanı imzasıyla Resmi Gazete'de yayımlanan Bütçe Çağrısı Tebliği, kamu maliyesinin makroekonomik istikrarı destekleyici rolünü artırmayı, sürdürülebilir ve kapsayıcı büyümeyi hedefliyor. Program, bütçe disiplininin güçlendirilmesini, kamu harcamalarında etkinliğin artırılması amacıyla sistematik gözden geçirmeler yapılmasını ve verimsiz harcama alanlarının tasfiye edilmesini öngörüyor. Ayrıca, kalıcı mahiyette harcama oluşturulmaması ve kamu yatırımlarında ekonomik ve sosyal fayda üretecek projelere öncelik verilmesi gibi tasarruf tedbirleri de OVP'nin temel ayaklarını oluşturuyor.

Perakende Sektörü Enflasyon ve Maliyet Baskısı Altında
Makroekonomik göstergelerdeki bu gelişmelerin yansımaları, Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel'in açıklamalarıyla perakende sektöründe hissedilen zorlukları ortaya koydu. Öncel, dernek üyelerinin yüzde 72'sinin, yani neredeyse her dört markadan üçünün yıllık ciro artışının Tüketici Fiyat Endeksi'nin (TÜFE) altında kaldığını belirtti. Bu durum, perakendecilerin yüksek maliyetler (kira, hammadde, işçilik) ile fiyat baskısı arasında sıkışıp kaldığını gösteriyor. Özellikle giyim ve ayakkabı markaları, nakit akışını sürdürmek amacıyla yoğun indirim kampanyalarına yönelerek cirolarının büyük bir kısmını indirimli satışlardan elde ediyor, bu da kârlılıklarını olumsuz etkiliyor. Sektör temsilcileri, Borçlar Kanunu'ndaki "sebepsiz fesih" hakkının kaldırılması ve hammadde ithalatındaki ilave gümrük vergilerinin gözden geçirilmesi gibi destekleyici önlemlerin hızla devreye alınmasını talep ediyor.