Autr
1 saat önce
Ticaret Politikalarında Çifte Dinamik: ABD Ürünlerine Vergi Muafiyeti, Otomotiv İthalatına Sıkılaştırma
Türkiye'nin ticaret politikalarında önemli ve aynı anda zıt yönlü iki karar Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Bir yanda ABD ile uzun süredir devam eden ek gümrük vergisi ihtilafı son bulurken, diğer yanda otomotiv sektöründe yerli üretimi korumayı amaçlayan yeni ithalat vergileri duyuruldu. Bu adımlar, Türkiye'nin küresel ticaret sahnesindeki stratejik konumunu yeniden şekillendirme çabasını ortaya koyuyor.
ABD ile Ticarette Yeni Dönem: Ek Vergiler Kalktı, 100 Milyar Dolarlık Hedef İçin Adım Atıldı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla yayımlanan karara göre, 2018 yılından bu yana ABD menşeli bazı ürünlerin ithalatında uygulanan ek mali yükümlülükler sona erdirildi. Bu karar, binek otomobillerden kozmetik ürünlerine, alkollü içkilerden pirince kadar 22 farklı ürün grubunu kapsıyor. Ticaret Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, ABD'nin 2018'de çelik ve alüminyum ürünlerine getirdiği ilave vergilere karşı Türkiye'nin Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) kuralları çerçevesinde başlattığı karşı tedbirlerin, yürütülen müzakereler sonucunda kaldırıldığı belirtildi. Bu adımın, iki ülke arasındaki 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefine ulaşma yolunda önemli bir ilerleme olduğu vurgulandı.
Otomotiv İthalatına Ek Mali Yükümlülükler Geldi: Yerli Üretim ve Cari Açık İçin Tedbirler
Ticaret Bakanlığı'nın duyurduğu bir diğer kararla ise, Avrupa Birliği ve Serbest Ticaret Anlaşması kapsamı dışındaki ülkelerden ithal edilecek binek otomobiller için ek mali yükümlülükler getirildi. Bu düzenleme, yerli üretimi korumak, cari açığı azaltmak ve sektördeki istihdamı desteklemek amacıyla hayata geçirildi. Buna göre, konvansiyonel ve hibrit otomobillere %25 veya en az 6.000 ABD Doları, plug-in hibritlere %30 veya en az 7.000 ABD Doları, elektrikli otomobillere ise %30 veya en az 8.500 ABD Doları ek vergi uygulanacak. Karar, Resmî Gazete'de yayımlanmasından 60 gün sonra yürürlüğe girecek olup, başlamış ithalat işlemleri için geçiş süreci tanınacak. Bu çifte yönlü düzenlemeler, Türkiye'nin uluslararası ticarette hem stratejik ortaklıkları güçlendirme hem de yerel ekonomiyi ve üretimi destekleme politikalarını aynı anda hayata geçirme arayışını gözler önüne seriyor. ABD ile ticari ilişkilerde yeni bir sayfa açılırken, otomotiv gibi kritik sektörlerde dışa bağımlılığın azaltılması hedefleniyor.
ABD ile Ticarette Yeni Dönem: Ek Vergiler Kalktı, 100 Milyar Dolarlık Hedef İçin Adım Atıldı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla yayımlanan karara göre, 2018 yılından bu yana ABD menşeli bazı ürünlerin ithalatında uygulanan ek mali yükümlülükler sona erdirildi. Bu karar, binek otomobillerden kozmetik ürünlerine, alkollü içkilerden pirince kadar 22 farklı ürün grubunu kapsıyor. Ticaret Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, ABD'nin 2018'de çelik ve alüminyum ürünlerine getirdiği ilave vergilere karşı Türkiye'nin Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) kuralları çerçevesinde başlattığı karşı tedbirlerin, yürütülen müzakereler sonucunda kaldırıldığı belirtildi. Bu adımın, iki ülke arasındaki 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefine ulaşma yolunda önemli bir ilerleme olduğu vurgulandı.
Otomotiv İthalatına Ek Mali Yükümlülükler Geldi: Yerli Üretim ve Cari Açık İçin Tedbirler
Ticaret Bakanlığı'nın duyurduğu bir diğer kararla ise, Avrupa Birliği ve Serbest Ticaret Anlaşması kapsamı dışındaki ülkelerden ithal edilecek binek otomobiller için ek mali yükümlülükler getirildi. Bu düzenleme, yerli üretimi korumak, cari açığı azaltmak ve sektördeki istihdamı desteklemek amacıyla hayata geçirildi. Buna göre, konvansiyonel ve hibrit otomobillere %25 veya en az 6.000 ABD Doları, plug-in hibritlere %30 veya en az 7.000 ABD Doları, elektrikli otomobillere ise %30 veya en az 8.500 ABD Doları ek vergi uygulanacak. Karar, Resmî Gazete'de yayımlanmasından 60 gün sonra yürürlüğe girecek olup, başlamış ithalat işlemleri için geçiş süreci tanınacak. Bu çifte yönlü düzenlemeler, Türkiye'nin uluslararası ticarette hem stratejik ortaklıkları güçlendirme hem de yerel ekonomiyi ve üretimi destekleme politikalarını aynı anda hayata geçirme arayışını gözler önüne seriyor. ABD ile ticari ilişkilerde yeni bir sayfa açılırken, otomotiv gibi kritik sektörlerde dışa bağımlılığın azaltılması hedefleniyor.