AU TR
Autr

Autr

1 ay önce

ABD'nin Büyük Borç Hamlesi: Kripto Paralar ve Yapay Zeka Ekonomik Kurtuluş Planının Merkezinde mi?

ABD ekonomisi, gayri safi milli hasılaya göre %150'yi aşan kamu borçları ve hızla yükselen faiz ödemeleriyle kritik bir eşikte bulunuyor. Borç faizlerinin sağlık harcamalarını dahi geride bırakması ve savunma harcamalarını geçme potansiyeli, ülkeyi acil çözüm arayışlarına itiyor. Bu durum, yalnızca Amerikan ekonomisi için değil, küresel piyasalar ve doların geleceği için de büyük endişe yaratıyor.

Geçmişteki Gider Kısma Çabaları Başarısız Oldu
Eski Başkan Donald Trump döneminde denenen ilk strateji, devlet giderlerini azaltarak bütçe açıklarını kapama ve borçlanma ihtiyacını düşürme üzerine kuruluydu. Bu yaklaşım, uzun vadeli Hazine kağıtlarının faizlerini düşürmeyi hedefliyordu. Ancak, halktan ve politikacılardan gelen yoğun itirazlar ve uygulamadaki zorluklar nedeniyle bu plan istenen başarıyı yakalayamadı. Özellikle büyük bir kitleyi etkileyen gider kesintileri, toplumsal hoşnutsuzluğa yol açarak stratejinin sürdürülemez olduğunu gösterdi.

Yeni Strateji: Ekonomiyi Büyütmek ve Kripto Paraları Kullanmak
Giderleri kısmakta zorlanan ABD, borç sorununu çözmek için farklı bir yol haritası belirledi: Ekonomiyi çok daha hızlı ve kontrolü elden bırakmadan büyütmek. Bu yeni plan, borçların GSYİH içindeki oranını düşürmeyi ve ekonomiyi canlandırmayı amaçlıyor. Ancak bu büyümenin enflasyonu tırmandırmaması, aynı zamanda borç çevirme maliyetlerinin de düşürülmesi gerekiyor. İşte bu noktada kripto paralar ve özellikle stablecoin'ler devreye giriyor.

Stablecoin'ler ve Hazine Kağıtları Satışları
Planın ilk ayağı, kısa vadeli Hazine kağıtlarına olan talebi artırarak faiz oranlarını düşürmek üzerine kurulu. Piyasaların uzun vadeli faizler üzerindeki etkisi nedeniyle, Fed'in daha fazla kontrol sahibi olduğu kısa vadeli enstrümanlara odaklanılıyor. Bu stratejide stablecoin'ler kritik bir rol oynuyor. ABD'de kısa süre önce yasalaşan "Genius Act" (Deha Yasası) ile stablecoin'lerin arkasındaki teminatların Amerikan Hazine kağıtlarına yatırılması yasal bir zemine oturtuldu. Bu sayede stablecoin kullanıcılarının dolaylı olarak ABD borçlanmasına katkı sağlaması hedefleniyor. Halihazırda yüz milyarlarca dolarlık stablecoin teminatının Hazine kağıtlarında olduğu belirtiliyor ve bu miktarın artırılması planlanıyor.

Fed ve Powell Üzerindeki Baskı
Ekonomiyi büyütme ve faizleri düşürme hedefi doğrultusunda, Fed Başkanı Jerome Powell üzerinde ciddi bir baskı kuruluyor. Eski Başkan Trump'ın Powell'ı sertçe eleştirmesi ve istihdam verilerinin Fed'in faiz indirimine gitmesini gerektirecek şekilde zayıflaması, bu baskının bir göstergesi. Fed içinde faizlerin sabit tutulmasına karşı çıkan üyelerin varlığı ve Trump'ın alternatif Fed başkanı adaylarını şimdiden dillendirmesi, Merkez Bankası'nın politikaları üzerindeki siyasi etkiyi ortaya koyuyor.

Bankalara Kripto İzni: Piyasa Canlandırma Hamlesi
Planın bir diğer dahiyane bacağı ise özel bankaların elindeki trilyonlarca dolarlık rezerv parayı piyasaya sürmesi. Fed'in enflasyon endişesiyle bu paranın piyasaya sürülmesini kısıtlamasına rağmen, yeni strateji bankaların kendi stablecoin'lerini çıkarmasına izin veriyor. Bu sayede bankalar, rezervlerini teminat göstererek vatandaşa kredi sağlayabilecek ve Merkez Bankası'nın parasal sıkılaştırma politikalarına rağmen ekonomiye önemli miktarda para akışı sağlanmış olacak. Bu hamle, ekonomik büyümeyi hızlandırma potansiyeli taşıyor.

Enflasyonla Mücadelede Bitcoin ve Yapay Zeka
Piyasaya bu kadar büyük bir para girişiyle birlikte enflasyon riskini yönetmek de stratejinin önemli bir parçası. Amerikan hükümeti, halkın parasının bir kısmını Bitcoin gibi merkeziyetsiz dijital varlıklarda tutmasını teşvik ederek, bu paranın doğrudan tüketime gitmesini engellemeyi hedefliyor. Bitcoin, bir varlık olarak enflasyon yaratmadan değer saklama aracı görevi görüyor. Ekonomik büyümenin sürdürülebilirliği ve enflasyonun kontrol altında tutulması için üretkenliğin artırılması şart. Bu noktada yapay zeka ve robotik teknolojilerin devreye girmesi planlanıyor. Üretkenliği katlayacak bu teknolojiler, piyasaya sürülen paraya karşılık daha fazla ürün ve hizmet arzı sağlayarak enflasyonist baskıyı hafifletmeyi amaçlıyor. Bu nedenle, ABD'nin yapay zeka yatırımlarını da aktif olarak desteklemesi bekleniyor.

Kripto Ekosisteminin Stratejik Önemi: Bitcoin, Ethereum ve XRP
Bu büyük strateji içinde belirli kripto paralar öne çıkıyor: * Bitcoin: Bir rezerv varlık olarak desteklenecek, hatta devletin doğrudan Bitcoin alımları yapabileceği belirtiliyor. Fiyatların enflasyon yaratmadan paranın tutulduğu bir alan olarak görülmesi hedefleniyor. * Ethereum: Stablecoin'lerin büyük çoğunluğunun Ethereum blockchain üzerinde çalışması nedeniyle, bankaların ve diğer kurumların stablecoin kullanımı arttıkça Ethereum'un işlem hacmi ve dolayısıyla değeri artacak. * XRP: Swift gibi mevcut uluslararası ödeme sistemlerinin yerine geçebilecek bir çözüm olarak XRP'nin potansiyelinden bahsediliyor. Metinde, Trump ailesinin ve bazı üst düzey yöneticilerin (örneğin Ticaret Bakanı Ludnik'in şirketi) bu kripto varlıklara yatırım yapması ve bunları halka açık bir şekilde desteklemesi, hem vatanseverlik hem de kişisel zenginleşme motivasyonları taşıdığı şeklinde yorumlanıyor.

Kripto Dünyasındaki Güncel Gelişmeler
ABD'nin bu stratejisine paralel olarak kripto dünyasında da önemli gelişmeler yaşanıyor. Ethereum Vakfı, gelecek 10 yılda saniyede 10.000 işlem kapasitesine ulaşmayı ve Layer 2 ağlarında bu kapasiteyi 10 milyona çıkarmayı hedefliyor. Ayrıca ağı kuantum saldırılarına karşı dirençli hale getirme çalışmaları da devam ediyor. Önde gelen kurumsal yatırımcılar da kripto piyasasına olan inançlarını sürdürüyor. MicroStrategy, Bitcoin alımlarını sürdürmek için 4.2 milyar dolarlık hisse satışı yapacağını duyurdu. Şirket, elindeki Bitcoin'lerden 40 milyar doların üzerinde kar elde ettiğini belirtiyor. ABD'li yatırım şirketi MISTI ise Sui'ye yatırım yaparak 450 milyon dolarlık fon topladığını açıkladı ve halihazırda 3.6 dolar ortalamayla 76 milyon Sui'ye sahip olduğunu belirtti. Bu gelişmeler, ABD'nin borç sorununa çözüm arayışının kripto paralara ve dijital varlıklara olan ilgiyi artırdığını gösteriyor. Ancak planın başarısı, regülasyonlar, siyasi engeller ve piyasa koşulları gibi birçok faktöre bağlı olacak. Kripto piyasasında kısa vadeli düşüşler yaşansa da, bu stratejinin uzun vadede dijital varlıkların değerini önemli ölçüde artırabileceği belirtiliyor.